SAHİH-İ MÜSLİM

Bablar Konular Numaralar  

ZEKAT BAHSİ

<< 1005 >>

NUMARALI HADİS-İ ŞERİF:

 

52 - (1005) حدثنا قتيبة بن سعيد. حدثنا أبو عوانة. ح وحدثنا أبو بكر بن أبي شيبة. حدثنا عباد بن العوام. كلاهما عن أبي مالك الأشجعي، عن ربعي بن حراش، عن حذيفة، (في حديث قتيبة. قال: قال نبيكم صلى الله عليه وسلم. وقال ابن شيبة: عن النبي صلى الله عليه وسلم) قال:

 "كل معروف صدقة".

 

[ش (كل معروف صدقة) أي ما عرف فيه رضاء الله فثوابه كثواب الصدقة].

 

{52}

Bize Kuteybetü'bnü Saîd rivayet etti. (Dediki): Bize Ebû Avâne rivayet etti. H.

Bize Ebû Bekir b. Ebi Şeybe de rivayet etti. (Dediki): Bize Abbâd b. Avvâm rivayet etti. Bu râvîlerin ikisi birden Ebû Malik-i Eşcaî'den, o da Rib'î b. Hirâş'dan, o da Huzeyfe^den naklen rivâyer etmişlerdir.

 

— Kuteybe hadîsinde Huzeyfe: Nebiimiz (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)... demiş.

 

İbni Ebî Şeybe hadîsinde ise: Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'den...) ifâdesini kullanmış. 

 

Resûlullâh (Sallallahu Aleyhi ve Selîem)

 

«Her Ma'ruf sadakadır.» buyurmuşlar.

 

 

İzah

Ma'rûf: Allah'ın razı olduğu bilinen fiildir. Böyle bir fiilin sevabı, sadaka sevabı gibidir.

 

Tıybi'ye göre «ma'rûf» tâat olduğu bilinen her şey'in ismidir.

 

İnsanlara güler yüzle muamele etmek bile ma'rûftan sayılır.

 

Hadîs-i şerif, ehemmiyetsiz bile olsa hiç bir ma'rûfun hakir görülemiyeceğine ve iyilik yapmak hususunda cimrilik göstermenin doğru olmadığına delildir.